Çalışmak istediği halde iş bulamayan, iş arayıp arayıp da bulamamış ve bu yüzden de iş aramaktan vazgeçmiş kişilere “işsiz” denir. İşsizliğin yol açtığı kişisel ve dolayısıyla toplumsal sorunlar çok önemli boyutlarda. Örnek vermek gerekirse, ülkemize gerçekçi gözlerle şöyle bir bakmak yeterli olacaktır sanırım. İşsiz insanın kaygıları ve güvensizliği onu intihara kadar götürebilecek boyutlara kadar varabiliyor maalesef. Ülkemizde de ekonomik nedenlerden ötürü intihar edenler, intihara teşebbüs edenler, çoluğunu çocuğunu öldürüp sonra bir kurşunda kedine sıkanlar, delirenlerle dolu. Maalesef ki bu durum ülkemizi yönetenlerin hiç mi hiç umurunda değil, onlara göre her şey güllük gülistanlık. Böyle giderse çok daha vahim olaylar yaşanacaktır.
Toplumsal ve ahlaki değerlerimizin yozlaşmasının, kutuplaşmaların, suç oranının artmasının, niteliklerinin de akıl almaz boyutlara ulaşmasının en büyük nedenlerinden biridir ekonomik sıkıntı. İş ve işçi bulma kurumu kuyrukları, itfaiyeci kuyruğu, maden işçiliği kuyruğu.... sıralandık bir dünya işsiz ordusu ard arda. Düşünmeyi sevmeyen milletim ekmek kavgasında, eli böğründe koştura dursun, ülke elden gidiyor haberi bile yok. Üç beş sadakaya kanıp, allah devletimize zeval vermesin deyip yaşamaya çalışıyor. Tarihte de yaşasın padişahımız deyip, su taşımış saraya, vakit çok geç olunca gelmiş aklı başına ama tam gelmiş ola ki şimdi bu topraklarda hala yaşıyoruz. Şu anda da aynı durumdayız, tarihte yaşananlardan hiçbir farkı yok. Bakalım ne zaman uyanacağız, tarihte olduğu gibi bu halkı uyandıracak birileri çıkabilecek mi?
Zor tabi böyle bir ihtimal. Dünya çok farklı bir dönemde farklı bir zaman yaşıyor. Korkarım birileri geleceğimizle ilgili hain planlar peşinde. Umarım kazılan kuyulara kuyuları kazanlar düşer.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder